Ben yaklasik yedi hafta dan beri günde 3,250 litre su iciyorum oda seve seve. Yedi hafta önce seviyor muydum? Hayir! Günde iki bardak su icmek bana ölüm gibi geliyordu.
Sonra elime bir kitap gecti ve o günden beri cok daha fazla icmemek icin kendimi tutuyorum, cünkü cok fazla su icmek de iyi degil, tam tersi zararli bile.
Kendime cam bir sise aldim (650 ml) ve basladim günde bes dolu sise iymeye. Ilk günü galiba hic unutmayacagim. O gün tam bes kez (afedersiniz) büyük tuvaletimi yaptim! Kücügünü hic saymiyorum bile. Ilk aklimdan gecen sey ise, aman Allahim, icimi pislik baglamis, oldu. Ondan sonra sanki önceden de her gün o kadar cok su iciyor musum gibi devam ettim. Zorlandim mi? Hayir! Tam tersi. Suyun etkisi benimle neler yaptigini gördükce daha da zevk alarak ictim.
Ilk olarak suyun icimi nasil temizledigine kendim sayit oldum. Benim icin ikinci faydasi cildimin düzelmesi oldu. Dügün hazirliklarim cok ama cok stressli gecmisdi ve yanaklarimda akneye benzeyen sivilceler cikmis, kirmiziliklar görünmeye baslamisdi ve yaklasik iki sene öyle kalmisdi. Inanin ne yaptiysam bir türlü iyilesmedi cildim. Ta ki bol bol su icene kadar. Su aralar cildim cok sükür gayet iyi, hatta göz alti kirisiklarim bile azaldi.
Vücudumuzdan %0,5 su eksik oldugu zaman bile bizi haberdar ediyor ve bunu yedi degisik sinyalerle bildiriyor:
1. Susamak: bu vücudunuzun acil suya ihtiyaci olduguna isaret dir, o yüzden susayana kadar beklemek degil, gün boyunca su icmek en dogrusu.
2. Bas agrisi: sivi eksikligi bas agrisi yapiyor, o yüzden basiniz agridiginda ilac yerine bir bardak su icmeyi tercih edin. Az su ictigimzde kanimiz koyulasiyor ve kandaki oksijen beyine iletilmiyor.
3. Konsantre olamamak: Beynimizin dörte ücü sudan olusdugu icin konsantre olamiyorsak hic sasirmamali. Bas dönmesi, heyecan ve yorgunlukda bununla beraberinde olabiliyor.
4. koyu renkde idrar: Idrariniz koyu ve kokmaya basladigi zaman bu acilen su icmeniz anlamina gelir.
5. Cildiniz ve dudaklariniz kuruysa: Cildiniz kasindiginda, pul pul döküldügünde, kupkuru oldugunda ve dudaklariniz kurudugunda vücudunuzun suya ihtiyaci oldugunu size belirtir.
6. Kabizlik: Az su icmek icinizdeki birikenleri sertlestirir ve kabizliga yol acar. Su ictiginizde bu birikenler yumusa ve tuvalete rahatlikla cika bilirsiniz.
7. Erkekler daha fazla su icmeli: Erkekler kadinlardan daha fazla terledigi icin daha fazla su icmeliler.
Tabiki bol meyve ve sebze agirlikli beslenirseniz faydalarini görüceksiniz, cünkü meyve ve sebsedede bol su iceriyor. Benim gibi cok spor yapiyorsaniz tabiki daha cok su icmelisiniz, cünkü spor yaptiginizda terliyorsunuz ve bu terlediginizi vücudunuza geri vermelisiniz.
Ilac yerine suylada kendinizi tedavi edebilirsiniz, mesela isal ve soguk alginliginda su icmek cok yararli, bir deneyin eminim faydasini görüceksiniz.
Umarim azicik sizi su icmeye motive etmisimdir, keninize iyi bakin, saygilar.
Mittwoch, 21. Januar 2015
Dienstag, 6. Januar 2015
Spor
Bugün sizlere benim neden bu kadar cok spor yaptigimi anlatmak istiyorum.
Benim asil spora baslama sebebim kilo vermek degil. Benim asil sebebim belim. Yani bel agrilarim.
Benim coook uzun yillardan beri belimle cok sorunlarim oldu, cok agri cektigim oldu. Bu agrilar öyle böyle agrilar degil. Gercekten bu agrilari cekmeyen anlamaz. Bence bel agrisi baska birseye benzemiyor. Benim kac defa ailem tarafindan gece yarisi hastaneye götürüldügüm yada eve doktor cagirdigimizin hadi hesabi yok.
Bütün igneli tedaviler, fizyo terapiler hep bir yere kadardi. Ta ki bir doktorum bana günde sekiz saatlik fizyo terapi yazdigi ana kadar. Bunu haftada bes gün, dört hafta boyunca uygulamak zorundaydim. Dört hafta sonra evde aynisini devam ettim. Sonuc?
Belimde agri denen birsey kalmadi!
Kendimi o kadar dingin, esnek, fit his ediyordum ki anlatamam size. Vücudumun hic bir yerinde agri denen birsey kalmadi. Taaa ki isyerimde cok yogun bir süreye girdigim ana kadar. Artik hic vaktim yokdu, ve yaklasik üc ay boyunca hic denilecek kadar spora ayiracak zamanim yoktu.
Sonuc?
Kabus! Tüm cabalarim yok olmusdu, vücudumda kas denen hic birsey kalmamisdi ve en kötüsü belimdeki agrilarim baslamisdi yine!
Ben agrilarla calismaya devam ettim ve dahada kötüye gitmeye basladi durumum. Artik sag koluma vuruyordu belimin agrisi ve dahada kötüsü sag elimde iki parmagim uyusmaya baslamisdi. Ama bukadar da degildi, artik ensemde de agri baslamis, ensemi ceviremez hale gelmisdim.
Tabiki bunlar olunca bunun hepsi belimden oldugunu bilmiyordum ve doktor doktor gezmeye basladim. Acikcasi insanin sebebsiz yere birden bire eli uyusmaya baslayinca insanin aklina hersey geliyor.
Allaha sükürler olsun aklima gelenler basima gelmedi ve herseyin sebebi belim oldugu ortaya cikti.
Ve bende büyük bir degisiklik basladi.
Önceden haftada üc kez spor yapmaya üsenen biri olarak simdilerde haftada bes kereden fazla yapmamak icin kendimi zor tutuyorum!
Beynimin artik anladigi, belimin agirmamasi icn benim icin spor hayatimin bir parcasi olmaliydi.
Bugün besinci haftanin tam ortasindayim ve kendimi inanilmaz iyi his ediyorum, inanilmaz kuvvetli, inanilmaz sagikli ve en önemlisi belim artik cit cikartmiyor.
Gercekten sagligin basi hareket! Kim ne derse desin. Hele hele bel agrisi ceken biriyseniz. Inanin bana, bel argrilarindan kurtulmak icin, karin kaslarinizi calistirmalisiniz. Bir aynanin karsisina gecin ve belinizin neleri tasidigina bir bakin! Bu yükü dengede tutmasi icin belinizi güclendirmelisiniz. Ve bunu karin kaslarinizi güclendirerek basara bilirsiniz. Yani üst ve alt ve yan karin kaslarinizi güclenmesi gerekir.
Simdi burada tam olarak hangi hareketleri yaptigimi yazmak istemiyorum cünkü herkes kendine göre birsey bulmasi lazim, ister pilates olsun, ister yoga olsun yada ister benim gibi agirlik olsun. Benim yaptigim baslica agirlik ve pilates karisimi bir program. Hergün vücudumun degisik bir alanini calismaya gayret gösteriyorum, ama karnimi her gün calistiriyorum.
Bu agirlik calismalarina baslamadan önce esim bana hep derdi birazda agirlik calis diye, ama ben hep korkdum acikcasi, cünkü vücudumun heryeri kaslanir, erkek tipli bir kadin olurum diye yapmiyordum. Ama artik öyle olmadigini biliyorum ve harekelteri seve seve yapiyorum.
Agirlik calisinca hereketleri yavas yavas yapmak gerektigini anladim, cünkü ancak o zaman kaslar mümkün olan en iyi sonuca ulasiyor. Ve bu yüzden de hergün yarim saat yapmak yetiyor.
Benim daha ulasmadigim ama insallah yakinda ulasacagim bir durum var, oda oturdugun yerde kilo vermek.
Bi nasil olur? Siz vücudunuzda kaslarinizi gelistirmeye baslayinca, kaslariniza enerji gerekiyor. Bu enerjiyide kaslariniz vücudunuzdaki yaglardan aliyor. Yani siz yemek yemeye baslayinca metabolismaniz calismaya basliyor. Ama bu tabiki vur patlasin cal oynasin herseyi yiyip de kilo vermek anlamina gelmiyor!
Umarim size az olsada biraz yardimci olmayi basarmisimdir. Herhangi bir sorunuz olursa cekinmeyin sorun, elimden geldigince cevaplamaya calisirim.
Kendinize iyi bakin...saygilar.
Benim asil spora baslama sebebim kilo vermek degil. Benim asil sebebim belim. Yani bel agrilarim.
Benim coook uzun yillardan beri belimle cok sorunlarim oldu, cok agri cektigim oldu. Bu agrilar öyle böyle agrilar degil. Gercekten bu agrilari cekmeyen anlamaz. Bence bel agrisi baska birseye benzemiyor. Benim kac defa ailem tarafindan gece yarisi hastaneye götürüldügüm yada eve doktor cagirdigimizin hadi hesabi yok.
Bütün igneli tedaviler, fizyo terapiler hep bir yere kadardi. Ta ki bir doktorum bana günde sekiz saatlik fizyo terapi yazdigi ana kadar. Bunu haftada bes gün, dört hafta boyunca uygulamak zorundaydim. Dört hafta sonra evde aynisini devam ettim. Sonuc?
Belimde agri denen birsey kalmadi!
Kendimi o kadar dingin, esnek, fit his ediyordum ki anlatamam size. Vücudumun hic bir yerinde agri denen birsey kalmadi. Taaa ki isyerimde cok yogun bir süreye girdigim ana kadar. Artik hic vaktim yokdu, ve yaklasik üc ay boyunca hic denilecek kadar spora ayiracak zamanim yoktu.
Sonuc?
Kabus! Tüm cabalarim yok olmusdu, vücudumda kas denen hic birsey kalmamisdi ve en kötüsü belimdeki agrilarim baslamisdi yine!
Ben agrilarla calismaya devam ettim ve dahada kötüye gitmeye basladi durumum. Artik sag koluma vuruyordu belimin agrisi ve dahada kötüsü sag elimde iki parmagim uyusmaya baslamisdi. Ama bukadar da degildi, artik ensemde de agri baslamis, ensemi ceviremez hale gelmisdim.
Tabiki bunlar olunca bunun hepsi belimden oldugunu bilmiyordum ve doktor doktor gezmeye basladim. Acikcasi insanin sebebsiz yere birden bire eli uyusmaya baslayinca insanin aklina hersey geliyor.
Allaha sükürler olsun aklima gelenler basima gelmedi ve herseyin sebebi belim oldugu ortaya cikti.
Ve bende büyük bir degisiklik basladi.
Önceden haftada üc kez spor yapmaya üsenen biri olarak simdilerde haftada bes kereden fazla yapmamak icin kendimi zor tutuyorum!
Beynimin artik anladigi, belimin agirmamasi icn benim icin spor hayatimin bir parcasi olmaliydi.
Bugün besinci haftanin tam ortasindayim ve kendimi inanilmaz iyi his ediyorum, inanilmaz kuvvetli, inanilmaz sagikli ve en önemlisi belim artik cit cikartmiyor.
Gercekten sagligin basi hareket! Kim ne derse desin. Hele hele bel agrisi ceken biriyseniz. Inanin bana, bel argrilarindan kurtulmak icin, karin kaslarinizi calistirmalisiniz. Bir aynanin karsisina gecin ve belinizin neleri tasidigina bir bakin! Bu yükü dengede tutmasi icin belinizi güclendirmelisiniz. Ve bunu karin kaslarinizi güclendirerek basara bilirsiniz. Yani üst ve alt ve yan karin kaslarinizi güclenmesi gerekir.
Simdi burada tam olarak hangi hareketleri yaptigimi yazmak istemiyorum cünkü herkes kendine göre birsey bulmasi lazim, ister pilates olsun, ister yoga olsun yada ister benim gibi agirlik olsun. Benim yaptigim baslica agirlik ve pilates karisimi bir program. Hergün vücudumun degisik bir alanini calismaya gayret gösteriyorum, ama karnimi her gün calistiriyorum.
Bu agirlik calismalarina baslamadan önce esim bana hep derdi birazda agirlik calis diye, ama ben hep korkdum acikcasi, cünkü vücudumun heryeri kaslanir, erkek tipli bir kadin olurum diye yapmiyordum. Ama artik öyle olmadigini biliyorum ve harekelteri seve seve yapiyorum.
Agirlik calisinca hereketleri yavas yavas yapmak gerektigini anladim, cünkü ancak o zaman kaslar mümkün olan en iyi sonuca ulasiyor. Ve bu yüzden de hergün yarim saat yapmak yetiyor.
Benim daha ulasmadigim ama insallah yakinda ulasacagim bir durum var, oda oturdugun yerde kilo vermek.
Bi nasil olur? Siz vücudunuzda kaslarinizi gelistirmeye baslayinca, kaslariniza enerji gerekiyor. Bu enerjiyide kaslariniz vücudunuzdaki yaglardan aliyor. Yani siz yemek yemeye baslayinca metabolismaniz calismaya basliyor. Ama bu tabiki vur patlasin cal oynasin herseyi yiyip de kilo vermek anlamina gelmiyor!
Umarim size az olsada biraz yardimci olmayi basarmisimdir. Herhangi bir sorunuz olursa cekinmeyin sorun, elimden geldigince cevaplamaya calisirim.
Kendinize iyi bakin...saygilar.
Donnerstag, 1. Januar 2015
Merhaba, hosgeldiniz ve 24. gün
Merhaba ve hosgeldiniz,
umarim sizde benim gibi yemek yemeyi seviyorsunuzdur. Ben cok seviyorum, hatta o kadar seviyorum ki, mesleyim bile yemkle ilgili, yani mesleyim pastacilik ile ilgili.
Ama hayat sagdece yemek yemekle gecmiyor tabiki, yediklerimiz bizi yememesi icin, onlari yakmak, def etmek lazim. Bugün tam bir aydan beri her gün spor yapiyorum,yani tami tamina 24 günden beri, yani haftada bes defa. Faydasi oldu mu? Oldu!
Bu bir ay icinde yemek yeme huyum degisdi, günde 3,250 litre su iciyorum artik, daha cok hareket ediyorum ve en güzeli gözlerimin altindaki morluklar nerdeyse yok oldu diye bilirim. Ben bu yasima kadar her günü o morluklarla gecirdigim icin bana ilkten bir tuhaf geldi desem inanir misiniz? Ve en güzeli ise belim gözle görülür halde inceldi! Ve bu bir ay icinde! Kendi kendime düsünüyorum, bu bir ay icinde olduysa, iki ay sonra ne olur?
Neler olucak umarim insallah beraber görürüz. Burda nasil beslendigimi, neleri azaltigimi, neleri cogaltigimi yazicagim.
Inanin ben artik haftada bes kez spor yapa biliyorsam, bunu sizde yaparsiniz...hemde evde!
Umarim beni takib etmeye devam edersiniz, ben sizi, sizde beni desteklemeye devam edersiniz.
Yakinda görüsmek umuduyla.
Saygilar.
umarim sizde benim gibi yemek yemeyi seviyorsunuzdur. Ben cok seviyorum, hatta o kadar seviyorum ki, mesleyim bile yemkle ilgili, yani mesleyim pastacilik ile ilgili.
Ama hayat sagdece yemek yemekle gecmiyor tabiki, yediklerimiz bizi yememesi icin, onlari yakmak, def etmek lazim. Bugün tam bir aydan beri her gün spor yapiyorum,yani tami tamina 24 günden beri, yani haftada bes defa. Faydasi oldu mu? Oldu!
Bu bir ay icinde yemek yeme huyum degisdi, günde 3,250 litre su iciyorum artik, daha cok hareket ediyorum ve en güzeli gözlerimin altindaki morluklar nerdeyse yok oldu diye bilirim. Ben bu yasima kadar her günü o morluklarla gecirdigim icin bana ilkten bir tuhaf geldi desem inanir misiniz? Ve en güzeli ise belim gözle görülür halde inceldi! Ve bu bir ay icinde! Kendi kendime düsünüyorum, bu bir ay icinde olduysa, iki ay sonra ne olur?
Neler olucak umarim insallah beraber görürüz. Burda nasil beslendigimi, neleri azaltigimi, neleri cogaltigimi yazicagim.
Inanin ben artik haftada bes kez spor yapa biliyorsam, bunu sizde yaparsiniz...hemde evde!
Umarim beni takib etmeye devam edersiniz, ben sizi, sizde beni desteklemeye devam edersiniz.
Yakinda görüsmek umuduyla.
Saygilar.
Abonnieren
Posts (Atom)